30 Ekim 2011 Pazar

ÖNLÜKLERİM VE ASSOS GEZİSİ

       Geçen hafta sonu Assos'a yazlığı kontrole gittik.Evimin yanındaki benim canım komşularımın işletmeleri için hazırladığım ve önümüzdeki yaz kullanacakları önlükleri de resimledim.

       Gamze büfe restaurant çok temiz bir aile işletmesi.Deniz kenarında, leziz yemekleri olan çiçekler içinde ve herşeyden güzeli tertemiz bir işletme.Yolunuz Assos tarafına düşerse mutlaka uğrayıp yemek yemesenizde bir kahve içip ev sahiplerinin tatlı sohbetlerine katılmalısınız.
    Bu önlükler aslında konsepte uygun olsun diye yağ yeşili renginde.Deniz, güneş, bahçedeki harika çiçekler ve balık şekilleri ile süslendi.Güle güle  ve bol kazançlı günlerde kullansınlar inşallah.
                                      Komşumun tatlı kızları.Sağdaki aslında çiçeği burnunda bir öğretmen.Yazları ailece  burada birlikte çalışıyorlar.
       Havanın güzelliğini fırsat bilip Sivrice, Sokakağzı ve Babakale gezisi yaptık.Sivrice ve Sokakağzı aslında küçücük bir koyun iki ucu.Sivrice den çekilmiş Sokakağzı manzarası.
       Sivrice de kahve molası verdiğimiz pansiyon kafenin bahçesinde daha önce hiç görmediğim bu çiçeği sordum ve adının Milyoner çiçeği olduğunu öğrendim ve tabii hemen bir sürü tohum aldım.Yaza kısmetse bende milyonerim.
       Kahve içtiğimiz pansiyon kafe, önü pırıl pırıl deniz.Şahene bir sukunet.
     Bu eli öpülesi bayanlar ise Babakale'li.Köy bayanları bir olup köylerini güzelleştirme ve geliştirme derneği kurmuşlar.Yaptıkları el işlerini ve gözleme gibi yiyecekleri satarak gelir sağlıyorlar.Nasıl hoşuma gitti anlatamam.
                                      Yapıp sattıklarından bazıları.
                             Yanılmıyorsam 1875 yılında yapılmış şahane bir camileri var.
         Babakale'nin ismini aldığı kalesi.Şu anda kale bölgesinde antik kazılar devam ediyor .Koca bir balıkçı barınağı olan Çanaklale'nin Ege ile birleştiği noktada nefis bir köy.Midilli o kadar yakınki arabalar görünebiliyormuş ama biz resimleyemedik.Havanın ani ısınmasından dolayı çok pusluydu, görünmüyordu.
                  Bu da dönüş yolundan Behramkale Köyü ve Assos Harabeleri manzarası.

              İnsan gezip de yüzyıllar öncesinden kalma yapıları gördüğünde daha 5_10 yıl önce yapılan binaların depremlerde yerle bir olmasını kabul etmek istemiyor.
             Velhasıl buralar şahane yerler ve hafta sonu kaçamağı da olsa muhakkak gidip gezin derim.
             Hoşçakalın.

28 Ekim 2011 Cuma

KUTLU OLSUN

                                   

                                29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN....

25 Ekim 2011 Salı

ÜNZİLE

              Milletin Tilda bebeği varsa benimde ÜNZİLE bebeğim var.Nedendir bilmem bu bebeği yaparken dilime Sezen Aksu'nun ÜNZİLE şarkısı dolandı.Şarkıdaki gibi, zayıf, narin bir bebek çıktı ortaya.

                Malzemeler resimdeki gibi gazoz şişesi ve muhtelif ıvır zıvır.Şişeyi kesip bir koşu sitenin parkından kum doldurdum.
    Şişenin keştiğim yerini biraz içe sokarak sıkıca koli bantıyla bantladım.Şişenin orta boğumu bel, kısalan kısımdaki tombul yerde göğüs gibi oldu.Elyaf doldurduğum amerikanla kafa yapıp bantladım.Eteğini silikonla yapıştırdım.
           Üst kısma bluz giydirdim.Yünden örgüler yaptım.
                                     Altınlarını monte ettim.Yemenisini bağladım.
                                    Kollarını biçip elyaf doldurdum ve monte ettim.
                                    Cepkenini böyle biçip monte ettim.Önüne çiçekli bir yemeniden önlük yaptım.
                         Sutaşı ve pullarla süsledim.Yüzünü kalemle çizdim.
                           
                                             Karşınızda ÜNZİLE

        Sakın millet ne derdinde kadın nelerle uğraşıyor diye düşünmeyin.Bunlar benim terapim.Moralsiz günlerimde birşeylere odaklanmazsam hasta oluyorum.
       Üzüntüler üst üste geliyor.Milletce bunun da altından kalkıcaz inşallah.Birey olarak üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz.Allahım öyle günler bir daha göstermesin.
       Sevgiyle kalın....

22 Ekim 2011 Cumartesi

İKİNCİ EL GÜZELLEME

          Kozyatağında cuma günleri kurulan bir pazar var ve orada ikinci el eşyalar satan bir tezgah var.Aşağıdakileri aldım ve biraz elini yüzünü düzeltip kullanıma hazır hale getirdim.
         İlki bir anahtar askısı, aslında plastik ve kalıpla şekil verilmiş.Sanki ahşaptan oyma gibi duruyor.

                                   Derecesini çakmakla kontrol ettim çalışıyor.
        Benim şu meşhur badanadan artan boyayla bej rengine boyadım.Derece kısmını bantla korudum.
                                            Zımparaladım
       Peçete dekupajı yapıp kenarına kordonet yapıştırdım .
                                                Son hali bu.
              Birde bu sehpayı aldım.Yeni evde henüz bir zigon sehpam yok.Ayrıca, tekli koltukların arasında Mercan dan Keskin den aldığım Malezya işi küçük dolap ve duvarda aynası var.Bu sehpanın onların yanında uygun olacağını düşündüm.Eşimin sürekli oturduğu köşede kumandalar ve çayı için çok işe yarıyor.
           Size bu postu Assos'dan yazıyorum.Cuma gecesi eşimle evi yoklamak için geldik.Havanın güzelliği isabetli karar vermişiz dedirtti.Dün gece gökteki yıldızlar inanılmazdı.Gökyüzü kum gibi yıldız kaynıyordu.İyiki gelmişiz.Ben burayı çok seviyorum.Yazı, kışı her hali başka güzel.
           Aslında bu posttan önce meşrubat sişesinden yaptığım bir ciciyi yayınlıycaktımki son halini çekmediğimi farkettim.Artık kısmet İstanbul'a...
          Hoşçakalın.

18 Ekim 2011 Salı

GAZETELİK YAPTIM...

        Merhabalar..
         Yeni eve yeni bir gazetelik gerekiyordu.Nasıl birşey yapacağıma karar verene kadar bir hafta geçti.Ben vintage görünümlü birşey yapmaktan yanaydım ama kızımın ısrarıyla buna karar verdik.

                                   Resimde beyaz çıkmış ama aslında tatlı bir bej.
                                   Bir o yandan :)
                                    Bir bu yandan:)
                                    Ana renk evin badanasından artan su bazlı saten boya.
       Önce nasıl bir sey olacağını kağıda çizdim.Mineflo kartelasından kutu boyutuna göre parçaları hazırladım.
                                    Kapının ferforjelerini bakır telle hazırladım.
                                   Panjurun detaylarını havyayla yakarak hazırladım.
       Sarmaşıklar için talaş gerekiyordo ama olmadığı için kokulu yaprak ve kabuklar imdadıma yetişti.Önce ufalayıp sonra tutkalla karıştırıp istediğim yere yerleştirdim.Pencere önü çiçekleri için ve sarmaşığın dal kısımları için nikah şeker çiçekleri ve sapları kullandım.
          Fisto parçasıyla perde yapıp kedi ve kuşları ekleyince yapım aşaması bitti.Aslında minefloyu yapıştırmadan boyamalıymışım.taşırmamak için dikkat gerekiyor.Fırçaya boyayı biraz sulu alarak renklendirip sonra hafifce sildim.Birde zemin renginde yapmak istediğim tonlamaları yapamadım.Ahh Ayşe ablacım nerdesin.
         Hadi yazın bakalım , nasıl buldunuz......?

16 Ekim 2011 Pazar

DOLABIMA DÜZEN GELDİ....

     Selam dostlar, aylar sonra dolabıma gelen düzeni sizlerle paylaşmak istedim ama resimleri yüklerken sinir sahibi oldum resmen.sıralar karıştı, bir türlü yüklenmedi ama inatla yayınlamayı başardım.

                                    Keçeler
                                    Kumaş, tül ve şifonlarım.
           Sanki dikiş dikmeyi çok iyi bilirmiş gibi kumaş görünce dayanamam.Seneler sonra bir dileğime daha kavuşup çok şükür yarın İsmek dikiş kursuna başlıyorum.Kayıt için gittiğimde  bir gün önce bittiği için kayıt olamamıştım ama hocaya öyle bir duygu sömürüsü yaptımki gelmeyen birinin yerine sertifika alamamak şartıyla bu hafta beni çağırdı sağolsun.
                                   Fiyonk yapılmış kudeleler ve kumaş çiçek yaprakları
                                            Genel görünüm.
       Birkaç ay önce yeni bir ev alıp taşındım.dört yatak odası olması konusunda çok ısrar ettim.Çünkü annem ve kayınvaldem geldiğinde kalacak oda yoktu.YALAAANN, kendime bir çalışma odası istediğimi söylesem verimli olamazdım.neyse orayı çalışma odası yaptım ama aynı zamanda misafir yatak odası olduğu için malzemelere yer lazımdı.odanın resmini bilahare yayınlıycam.
       Koridordaki elbise dolabına Bauhausdan raflar kestirip taktım.Lokanta işlettiğim zamandan kalan saklama kapları ve İKEA saklama kutuları bütün döküntümü topladı.Çalışma odasında her an elimin altındakiler ve  bazanın altındakiler hariç tabii.Küçük çaplı bir masrafcı dükkanı açarım demekle saka yapmıyordum.
                                   Muhtelif boy halkalar
                                    Boncuklar ve pullar
                                    Kordonetler
                                    Kopanakiler, güpürler vr fistolar.
                                    kurdeleler
inciler, keseler ve hazır fırfırlar
                                   Merserizeler, nakış orlonları ve Dms ler..
         Kendine ekstra oda istedinde çalışıyormusun derseniz henüz müşerref olamadık.çünkü ortalık düzenli görünsede malzemelerimde bir düzen yoktu, çok karışıktı.Ayrıca mutfakta kapalı bir balkonum var ve ben sigara içtiğim için malesef ,şimdilik balkonda konuşlandım.
         Ben istediğim ev ve düzene kavuştum çok şükür.Allahım herkezin gönlündeki evi nasip etsin ve tabii içinde sağlıklı ömürlerle birlikte...
         Hoşçakalın.

14 Ekim 2011 Cuma

TURŞU KAVANOZUNDA HAYAT

            Buna benzer birşeyi Google görsellerinde görmüştüm çok önceden.Hep aklımda , yapılacaklar arasındaydı.Ayağım beni kısıtlayınca hazır evdeyken tam sırası dedim.

        Kavanozun üzerindeki boğumları sayıp bir dolu bir boş oluşuna dikkat ettim.Tek tek çizerek makasla kestim.Bu aramada kapak açık olursa daha kolay kesiliyor.Maket bıçağı sakın kullanmayın .
    
sprey boyayla boyadım.
    


                                
              Şu hazır satılan kuşlardan almaya çıkamadığım için kendi kuşumu kendim diktim ve üzerini Nihan'ın fikriyle tüyle kapladım.Ama çıkanı beğenmedim.ilk fırsatta o kuşlardan alıp değiştireceğim.
        Havyayla kapağın ortasına bir delik açıp kuşu içine sallandırdım.
               Kapak çevresini kurdele ile süsleyüp kağıt çiçeklerle dekore ettim.
        Çiçek tek tarafta olduğu için denge sorunu oldu.Onu da kapak içine dekoratif taşlar koyarak dengeledim.
           Yaza Assos da ağacımı şenlendirecelkler arasına girdi.Sizce nasıl...?